Speedol firması hidrolik yağ imalatı yapan bir firmadır. Geçmişi çok eskilere dayanır. Yusuf Koçak Bey ile tanışmamız çok eskilere dayanır. Fiilen tanışırdık. Marka zaten bilindik ve kalitelidir. Gel zaman git zaman bu firma ile ortak hukukumuz bir telefonla şekillendi. Arayan kişi çalışan olduğunu ve bir platforma ihtiyacı olduğunu söyledi. Atladık gittik. Yeri gördük. Tesis gerçekten çok güzel… Tahminimizin de ötesinde bir dizayn ve disipline sahipti. Bir kasaba havası vardı tesiste. Zannedersiniz ormanlar içerisinde doğaya uyum sağlayan bir doğal şekil. Dağ gibi, vadi gibi, nehir gibi…
Yerini yadırgamayan ve yerinde onu yadırgamadığı bir görsellik içerisindeydi. Oysaki içeride bir sanayi imalatı vardı. Ne ses dışarı çıkıyor ne imalatın atık dediğimiz kötü görüntüsünün izine rastlarsınız. Uzaktan baktığınızda kapıdaki araçları görmezseniz dersiniz ki ”boş herhalde”. İşte böyle bir yerde Speedol imalathanesi.
Bizi arayan arkadaşla buluşup keşif yaptık. Ardından sıcak çaylar servis edildi ve sohbet ettik. Sadece dinledik. Hiçbir şey söylemedi kimse. Çayı karıştıran arkadaş sohbet sırasında birden karıştırmayı kesti. Bardağını bıraktı. İçimizden çay içmek bile gelmedi. Moralimiz biraz bozulmuştu. Vedalaşmak istedik fakat bir kez daha yeri görmek istedik. Bu sefer daha detaylı ve hassas ölçülerimizi aldık. Araba da bir tek ses yoktu. Şirkete geldiğimizde sanki hepimiz bu sessizliğin içinde bir iş bölümü toplantısı yapmış gibi işimize koyulduk. Çizimler, imalat yapılacakların listesi, kontrol mercileri ile randevular bir bir halledildi. Sözleşmeyi dahi imzalamadık. Kendi işimiz gibi imzaladık. Karşı – Speedol – tarafa sadece yapılacak görseller ve teknik bilgiler paylaşıldı. Onlarda hiçbir sorun çıkarmadan kabul ettiler. Ücreti bile konuşmadık.
Nasıl konuşacağız ki. Çalışan bir bayan arkadaşları geçirdiği trafik kazası sonrası sandalyeye mahkûm olmak zorunda kalmış. Tedavi süreci boyunca firma ve sahipleri bir kez olsun desteğini eksik etmemiş ve sağlığına kavuşuncaya kadar hep yanlarında olmuşlar.
Tedavisi bittikten sonra da işine geri gelmesi için ısrar etmişler. Ne kadar büyük bir mutluluk ve incelik… Bununla da kalmamışlar. Arkadaşlarının işini daha rahat yapması için –çalışma alanı 2.katta- bir engelli platformu yaptırmak istemişler.
Yusuf Koçak Bey ile toplantı yaptığımızda kapıyı kapattı ve bize “aman ha kimse duymasın, arkadaşa sürpriz yapmak istiyoruz” derken çok heyecanlıydı.
Bütün işlemleri bitirdik ve hafta sonu girip tüm işleri bir bir hallettik. Hepimiz heyecanlıydık. Çalışma arkadaşları inanır mısınız bizden daha çok heyecanlıydı. Hafta sonu olmasına rağmen yardım etmek için gelenler bile oldu. Her şey bitti. Güzelce boyadık.
Pazartesi arkadaşın sevincini anlattılar – özel işimden dolayı o gün gidemedim – müthiş bir sevinç ve gözyaşı hâkim olmuş.
İnsana değer vermek sözle olmaz. Çalıştığınız insanlarla birlikte ortak paydanın – işçi/işveren – haricinde insani değerleri de paylaşmak kelimelerle ifade edilmeyecek bir incelik ve insanlıktır. Vicdan sorunudur.
Biz bu vicdanı, sorumluluğu, insanlığı Speedol Ailesinde gördük.
Bu yüzden bir kez daha diyoruz ki ALKIŞLAR SPEEDOL’A